EPİLEPSİ (SARA HASTALIĞI)

Home / Kategorisiz / EPİLEPSİ (SARA HASTALIĞI)
EPİLEPSİ (SARA HASTALIĞI)

EPİLEPSİ (SARA HASTALIĞI)

Beynimiz çok sayıda hücrenin (100 milyardan fazla) birbiriyle kurduğu sonsuz olasılıkta bağlantı üzerine kurulmuş, saniyede milyonlarca bitlik işlem kapasitesine sahip muhteşem bir bilgisayara benzetilebilir.  Bu kadar yoğun elektriksel bağlantı ve devrenin olduğu sistemde her gün yaşanan küçük aksaklıklar bizler farkına varmadan beynimiz tarafından giderilir. Ancak zaman zaman aksaklık belirli bir eşik değeri aşarsa beyin kabuğunun ilgili bölgesinde sıra dışı bir elektriksel aktivite oluşur.

Epileptik nöbet, beynin normal aktivitesinden farklı olarak bazen ortaya çıkan, artmış elektriksel aktiviteye bağlı olarak, beyin hücrelerinin (nöronların) normal işlevlerini yapamadığı geçici bir durumdur.Bu durum elektriksel kısa devre olup ,sistemin durmasına da benzetebiliriz.
Bu aşırı uyarılma sonucunda uyarılan beyin bölgesinin yerine göre değişen nörolojik belirtiler izlenir; örneğin bu bölge frontal lobda motor kortekste ise vücudun bir kısmının veya tümünün kasılması, görme korteksinde ise ışık çakmaları veya görsel halüsinasyonlar, koku bölgesinde ise koku halüsinasyonları, duysal kortekste ise duysal belirtiler izlenir. Aktivitenin oluştuğu beyin kabuğu bölgesinin temsil ettiği vücut bölgesinde sıra dışı işlev (kasılma, kriz gibi) veya var olan işlevin yapılamaması (konuşmada durma, gözlerin bir noktaya sabitlenmesi gibi) ortaya çıkar.
Bu durum tıpta epilepsi, halk arasında ise “sara hastalığı” olarak bilinir Epileptik nöbetler sonucu ortaya çıkan nörolojik belirtiler tipik olarak saniye-dakikalar içinde geçer.

Epilepsi ve Nöbet tipleri:
Epilepsi epileptik nöbetlerin izlendiği nörolojik bir hastalıktır. Bir hastaya epilepsi tanısının konması için, bazı özel durumlar haricinde, en az 2 epileptik nöbetin izlenmesi gerekmektedir.
Epilepsi, dünya nüfusunun yaklaşık %1’ini etkileyen bir hastalıktır. Hastalık, erkek ve kadınlarda ırk ayrımı olmaksızın eşit olarak görülmektedir. Epilepsi nöbetleri herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir ama sıklıkla en gençler ile en yaşlıları etkiler. Belirli bir oranda genetik yatkınlık bilinmekle birlikte direkt olarak anne-babadan çocuğa geçen bir hastalık değildir.Epilepsi bulaşıcı bir hastalık değildir.
Beyindeki elektriksel aktiviteye bağlı olarak yaşanan her bir vücut yansıması (kriz) tıpta “epileptik nöbet” olarak adlandırılır. Epilepsi nöbetleri temelde 3 türde olurlar;
1. Hastaların şuurunu kaybetmediği, beyin kabuğunun sınırlı bir bölgesinin etkilendiği (Parsiyel) nöbetler:
Nöbet sadece bir bölgede ortaya çıkar ve hastalarda nöbet sırasında bilinç kaybı gelişmez.
Bu tip nöbetlere de basit nöbet adı da verilir.
2. Hastaların sıklıkla şuurunu kaybettiği ve beyin kabuğunun yaygın olarak etkilendiği (Jeneralize) nöbetler. Bu grupta  epileptik uyarılma beynin tümünde aynı anda ortaya çıkmaktadır.
3. Bazen de hastalar “parsiyel” nöbet geçirirken aynı krizde nöbet “jeneralize” olabilir.
Nöbetler basit nöbet olarak başlar ve kısa sürede beynin tümüne de yayılır. Bu durumda başlangıçta olmayan bilinç kaybı kısa süre sonra ortaya çıkar. Bu tip nöbetler ise ikincil jeneralize nöbet ismini alır
Bu nedenle nöbet geçiren bir kişiye tanıklık edenlerin hastanın şuurunu kaybedip kaybetmediğine, gözlerinin durumuna, başında zorunlu bir dönme hareketi olup olmadığına, vücudunun hangi bölgelerinin hangi sıra ile kasıldığına ve idrar kaçırıp kaçırmadığına dikkat etmesi gerekir. Bu bilgiler doktora aktarıldığında teşhis ve tedavi daha hızlı ve doğru olacaktır.
Doktorlar kendilerine nöbetle başvuran bir hasta ile karşılaştıklarında öncelikle nöbete tanıklık edenleri ve aileyi dinlerler. Sonra hastayı muayene ederler. Sonra nöbetin gösterilebilir bir nedeni olup olmadığını anlamak için tahliller yaparlar,
Beyin MRG  filmi çekerler. Uygun bir şekilde planlanmış EEG (elektroensefalografi) çektirirler ve ancak özel durumlarda başka tetkikler de isterler. Sonuç olarak nöbetin (varsa) sebebi, türü ve tedavisi hakkında hastaya bilgi verirler. Başlanan tedavinin sıklıkla uzun süre kullanılması gerektiği, pek çok ilacın özel takip gerektirdiği ve tüm bu süreçte doktorunuz ile sürekli temas halinde olmanız gerektiğini unutmayın!

Epilepsi krizi geçiren biri ile karşılaşırsanız:
Öncelikle hastanın güvenli bir yerde ve pozisyonda olduğundan emin olun
Hasta ayakta veya oturur durumda ise uygun bir yere yan olarak yatırın
Hemen 112 acil servisi arayın
Çenesinde kasılma varsa dilini ısırmaması için dişlerinin arasına kaşık sapı, kalem vb uygun bir malzeme yerleştirin
Hasta kasılırken rahat nefes alıp vermesi için kravat, eşarp gibi nefes almayı zorlaştırabilecek eşyaları uzaklaştırın
Nöbet esnasında olanları gelen ekibe aktarabilmek için dikkatle takip edin
Nöbet geçtikten sonra hastanın kendine gelebilmesi için bir süre aynı pozisyonda kalmasını sağlayın.
Epilepsi hastalığının teşhisi :
Epilepsi hastalığının teşhisinde en önemli faktörler hastanın hikayesi ve nöbetinin tipidir. Hastalık geçici bir nörolojik bozukluk ortaya çıkardığı için, laboratuar incelemeleri nöbet hali dışındaki zamanlarda normal çıkabilir. Beyin MR incelemesi ve EEG incelemesi hemen her hastada uygulanması önerilen incelemelerdir. Beyin MR’ında beyin tümörü, damarsal bozukluklar (arterio-venöz malformasyon gibi), damar tıkanıklıkları, travma sonucu oluşan hasar, başka bir beyin hastalığı veya doğumsal buzukluklar olup olmadığına bakılır. EEG incelemesinde ise beynin elektriksel aktivitesinde bir anormallik olup olmadığı incelenir. EEG incelemesi epilepsi hastalarında nöbet hali dışında normal çıkabilir. Ancak EEG nöbet sırasında çekilmişse anormal elektriksel aktivitenin görülmesi gerekir. Bu durumda EEG normalse epilepsi dışında bir tanının araştırılması uygundur.     MRG ve EEG incelemeleri dışında hastalarda nöbetleri daha iyi açıklayabilecek metabolik bir bozukluğun olup olmadığının anlaşılması için, kan incelemeleri ve bazı durumlarda genetik incelemelerin de yapılması gerekebilmektedir.
Epileptik status (status epileptikus) 
Epileptik status tıbbi olarak acil bir durumdur, çünkü uzun süreli kasılmaya bağlı hastalarda oksijensiz kalma ve kalıcı beyin hasarları ortaya çıkabilir.
Hasta, kendine gelmeden art arda nöbetler geçiriyordur.
Bu hastalara  hızlıca damardan verilen antiepileptiklerle tedavi edilmelidir. Bu da ancak acil servisde yapılabilecek bir tedavidir.
Nöbet bu tedavi ile de durmazsa yoğun bakım şartlarında takibi gerekecektir.

Bazı epileptik status durumlarında kasılma ortaya çıkmayabilir. Bu duruma kasılmasız epileptik status (nonkonvülsif status epileptikus) adı verilir.  Bu durumda hastalarda sadece bilinç kaybı, anlamlı iletişim kuramama, ağızda yalanma ve şapırdatma gibi belirtiler görülür. Kasılmasız epileptik status hastalığının tanısı sadece EEG incelemesi ile yapılabilmektedir. Bu durumda da damardan antiepileptiklerin verilmesi ve hastaneya yatış gereklidir.
Epilepsi tedavisi :
Epilepsi hastalığının tedavisinde antiepileptikler kullanılmaktadır. Bu ilaçlar piyasaya çıkış sıralarına göre birinci nesil, ikinci nesil ve üçüncü nesil olarak üçe ayrılabilir. Önümüzdeki yıllarda başka ilaçların da piyasaya çıkması beklenmektedir. Birinci nesil ilaçlar içinde fenitoin, karbamazepin, fenobarbital ve valproat sayılabilir. Bu ilaçlar çok etkili antiepileptikler olmalarına karşın yan etkileri diğer nesil antiepileptiklere göre daha sıktır. İkinci nesil ilaçlar içinde topiramat, lamotrijin, levatirasetam ve gabapentin sayılabilir. Üçüncü nesildeki ilaçların sayısı da her geçen yıl artmakla birlikte bu ilaçlar daha özel durumlarda ve tedaviye dirençli hastalarda kullanılmaktadır